“Zulümle Kurulan Devlet, Adaletle Yıkılır”

Bazıları tankla büyür, roketle konuşur, kanla sınır çizer…
Ve sanırlar ki korku, hâkimiyet demektir.
Ama unuttukları bir hakikat var:
Zulüm ile abad olunmaz. Hele ki çocuk cesetlerinin üstünde hiç olunmaz.
Bugün adına “güvenlik” dedikleri şey, Filistin’de bir çocuğun son nefesidir.
“Savunma” dedikleri, bir annenin yıkılmış evi başında feryadıdır.
Dünya susuyor diye, hakikat de susacak sandılar.
Görüntüleri kararttılar, sesleri boğdular, ama gerçeği örtemediler.
İsrail, gücünü füzesinden aldığı sürece, adaletin mahkûmudur.
Bir devletin meşruiyeti toprakla değil, vicdanla ölçülür.
Ve vicdan defterine bugün yazılan tek kelime vardır:
Zulüm.
Beton duvarlar ördünüz, dikenli teller çektiniz…
Ama hakikatin geçeceği yol, hiçbir harita çizemez.
Gazze’nin yıkılan sokakları, sizin utanç duvarınızdır.
Her bombanız, adaletin saatini biraz daha kurmaktadır.
Sanıyorsunuz ki suskun dünya sizi aklayacak…
Hayır!
Suskun dünya sadece hükmü geciktirir, kaldırmaz.
Çünkü mazlumun duası, kelimelik değil, kâinatlık bir çığlıktır.
Adalet gecikir… Ama yolda.
Ve bilin:
Bir gün tanklarınız değil, tanıklıklarınız çağrılacak.
Bir gün roketleriniz değil, çocukların isimleri okunacak.
İşte o gün, hiçbir sığınak sizi korumayacak.
Hakikat, en sonunda şunu yazacak:
“Güç sandılar… Oysa zalimlikten başka bir miras bırakmadılar.”
Tepkiniz Nedir?






